M. Nazmi Değirmenci


SOMUNCU BABA KÜLLİYESİ´NDEN MUHTEŞEM SONBAHAR FOTOĞRAFLARI


Genç Yolcu Gezi ve Kültür Sitesi´nde ya­yımlanan, Darende Somuncu Baba Külliye­si´nden Muhteşem Sonbahar Fotoğrafları bir dost tarafından bana da gönderilmişti.

Tele­fonumdaki paylaşımı peş peşe üç beş defa izledim, her seferinde süre uzadı, ayrıntıları arar oldum, tanışıktı nebatlar habitatlar. Her şey yakın geliyordu bana, fotoğraflardan yan­sıyan ışık, gönüllerde kaynayan muhabbet, bu fotoğrafları çekenlerde de, yazanlar da da, bizlere ulaştıranlarda da vardı. Ne mutlu baktığı her yerde sevgiliden bir şeyler bula­na, yaptığı her şeyde sevdiğinden bir şeyler bilene. Birlikte keşfedelim diyordu site, neyi keşfedecekti, nasipte varsa kısmet, her şey gün gibi berrak gözükürdü nasiplisine, aslın­da arayanlara site güzellikler kapısını arala­mıştı, takipçilerine ışığı gösteriyordu. Muh­teşem çekimler, rengin her tonu, sonbaharın Somuncu Baba´daki vedası. Ama fotoğraf­lardan yansıyanlar, şairlerin yaprak dökümü olarak nitelendirdikleri sonbahar tanımları gibi değildi, buralarda bu fotoğraflar, ölümü ayrılığı anımsatmıyordu, aksine kavuşmayı buluşmayı yakın olmayı anlatır gibiydi, davet vardı Somuncu Baba´ya, Hulûsi Efendi´ye, amaç dosta yakın olmaktı, Paylaştım bütün, eş dost akraba tanıdık tanımadık herkesle. Bu güzelliklerin kaynağındaki manevi tadı bilen bilmeyen herkese gönlümün elverdi­ğince anlatmak istiyordum. Aşkla çekilmiş fotoğraflar, aşkla paylaşılmalıydı. İşte benim dediğim için benim olan, gönüller ikliminin kaynağı Somuncu Baba ve Hulûsi Efendi di­yarından yansıyan fotoğraflar her gören için çok değişik güzellik ifade ediyordu. Fotoğ­rafları sordular anlattım gönlümdeki Daren­de´yi, anlatmama bir vesile oldu fotoğraflar. Elinize sağlık var olun haldaşlar, yoldaşlar, arkadaşlar.

Her fotoğrafın altında onu hak etmiş bir isim vardı, yakışmışlardı fotoğraflara. Mekân­lar, makineler, objektiflere basan eller, za­manlar farkı olabilir, ama fotoğraflardan yan­sıyan duygu aynıydı. Muhabbet ve zarafet aynı kaynağa aitti. Bu fotoğraflarda bir gönül medeniyeti ve zarafet vardı. Zarafet irfani inceliktir. Zarafet; oturmanın, kalkmanın, iş yapmanın, eşyaya bakmanın, sosyal ilişkile­rin, çalışmanın, dinlemenin, söz söylemenin dışa yansımasıdır. Zarafet yaptığımız her işe kalite kazandırmaktır. Sözün zarafeti şiirdir, eşyaya bakmanın, ışık ve gölgelerin zarafeti fotoğraftır, rengin zarafeti resimdir, taşın za­rafeti mimaridir, Eşyanın zarafeti insanın ona yüklediği anlam ile ölçülür. Şehirlerin, bel­delerin, mekânların şerefi, kıymeti üzerinde misafir ettikleri gönül sultanları sayesinde değerlenir. Bu fotoğraflar benim için tarif edilemez mana derinliğindedir.

Şimdi bu genç fotoğraf meraklısı kardeş­lerime bir önerim olacaktır. Malatya´da ku­rulmuş MAFSAD Malatya Sinema ve Fotoğraf Sanatı Derneği var, etkin bir çalışma içeri­sindeler. Son yıllarda önemli organizasyonlar yaptılar. Malatya´da onlarca paydaş buldular kendilerine Fırat Kalkınma Ajansı´nın finans­man desteği, Malatya Büyükşehir Belediyesi, Malatya Valiliği, İnönü Üniversitesi, Malatya İl Kültür Müdürlüğü, İlçe Kaymakamlıkları ve yirmiye yakın derneğin ve sponsorun katkı­sıyla 2016 yılında Akçadağ Levent Vadisi´nde 2017 yılında Arapgir Kayaarası Kanyonu´nda gerçekleştirilen Uluslararası Foto kamp Or­ganizasyonu, bu etkinliklere uluslar ve ulus­lararası fotoğraf sanatçıları davet edildi. Bu etkinliklerin geri dönüşümü 2010 yılında İstanbul Malatya Günleri´nde ilk sergini 100 fotoğrafla açan dernek, bu güne kadar ulusal sekiz büyük organizasyonda sergi açıp Ma­latya foto kampta çekilen fotoğrafları sergile­diler. Bunun gibi ülkemizde kendi bölgelerini tanıtma gayesiyle kurulmuş onlarca fotoğraf­çılık dernekleri varken Darende´mizde böy­le bir deneği kurmak onu etkin hale getir­mek çok kolay olsa gerek, çünkü ülkemizin turizm çeşitliliği en fazla olan bir köşesinde yaşıyorsunuz. Darende fotoğraflarından olu­şan sergilerimiz çeşitli etkinliklerde yer alabi­lir. Söylemesi önermesi bu gönülden olsun, yaptığınız güzel bir görsel ziyafetti devamı gelir inşallah.