Bu yazımı birilerine taraf veya karşı olmak için yazmıyorum. Açıkça söylüyorum ki ben ?bir Darende sevdalısı?yım. Havasını suyunu toprağını, insanını seviyorum, özlüyorum ona hizmet eden herkese minnet duyuyorum. Onun içindir ki bende siyaset, hep bu sevdanın altında kalmıştır. Ne seçim, ne oy benim ilgim alanım olmadı, ona göre sevmedim. Hayatım boyunca siyaset üstü olmaya ve öyle durmaya çalıştım. Siyasete böyle bakıyorum onun için bu yazım, birilerini övmek gibi algılanmasın.
İletişim çağındayız hızına yetişmek
mümkün değil, bilgiye ulaşmak artık saniyelik bir işlem. Televizyonu geçtik her
evde internet var, her akşam evlerimize misafir, onlarca kanal, lehte aleyhte
yayınlar yapıyor. Siyasetin ağırlığı artı, eli kolu daha da güçlendi, ama
modası da heyecanı da eskisi kadar kalmadı. Dedemin evdeki halıyı alarak parti
başkanının ayağına serdiği o günler geride kaldı, iyi de oldu. Oralardan buraya
geldik. İnsanımızda bu denli hızlı değişim varken, siyaset üretimimizde siyasi
propagandamızda değişim yok gibi.
Hizmet üretmekte yöntem değişti, yerel
yönetimlere daha fazla yetki ve güç tanındı. Belediye meclisi büyük şehir
meclisiyle bağlantılı hale getirildi. İlçeden il?e gelen kararların onanmasında
sorun olmaz. Ama büyük şehirden ilçeye aktarılan hizmet paylaşımında bir mücadele
olacak gibi, olurda. Bunun hesabı yapılmalı.
Herkesin mikro milliyetçilik yaptığı bu
siyasi arenada işler etik yürümüyor. Hatta kendi içimizde bir kavgadır gidiyor.
Darende olarak Malatya siyasetinde dünde yoktuk bugünde, olmadık, olamadık.
Bunu konuşmak gerekmez mi. Siyaset ne için var hizmet getirmenin vesilesi değil
mi? O halde hizmet getirecek her şey değerlendirilmeli. Onlarca kendini
geliştirmiş, işinin ehli hemşerimiz var, bunlar siyasi destek bulamadılar,
siyaseten bir yere gelemediler, yerlerinde kalamadılar. Arkasında duramadık,
neden böyle oldu diyemedik. Darendeli kimliğimiz öne çıkmalı, siyaset bunun
altında kalmalı. Soruyo-rum referans için Darendeli olmak yetmez mi? Yeni dönemde bir yöntem benimsenmeli,
bunlar konuşulmalı, yerel yönetimce koordine edilen bir kurul oluşturulmalı,
bizim insanımızın arkasında durulmalı, referans olunmalı, onları arayıp
bulmalı, güçleri birleştirmeli, kim nerde, ne iş yapar, kapasitesi ufku nedir
bilmeli, ister şu partiden isterse bu partiden fark etmemeli, bizim en önemli değerimiz insanımız,
kıymeti bilinmeli.
Siyaset zor sanat, Dr. Süleyman Eser?in
babası, Yenice Belediye Başkanı rahmetli Mustafa Eser Amca, ?Biz Darendeliler
siyaseti bilmiyoruz, bunu da yapamayız? derdi, buna ilişkin bir anısını da şu
şekilde paylaşmıştı; ?Seçimler oldu bizim parti kazandı. Malatya?da partide
başkanlarla otururken üst düzey yöneticilerden birinin ismini vererek
?Malatyalı hemşerimizi ziyarete gidelim hayırlı olsun diyelim? dedim. Siyasetin
her türünü, yöntem ne olursa olsun yaparak öne çıkan ilçelerinden birinin
başkanı söze girdi, ?o şöyledir böyledir onun yanına gitmek gerekmez? gibi
onlarca olumsuz laf etti, benim teklifim ortada kaldı. Haftasında bir iş için
Ankara?ya gittim. Bir fırsat bulup o bürokratın yanına vardım ki ne göreyim,
bana laf söyletmeyen aleyhinde konuşan siyasetçi orada ağzından ballar
dökülüyor? ?Biz bu şarlarda siyaset yapamayız? diyordu. Mustafa Amca doğruydu,
ama hizmet siyasetle gelmekte bundan kaçış yok.
Darende?miz için en son açıklanan
belediye başkan adayı Doktor Süleyman Eser Beyi uzun yıllar öncesinde Malatya
İl Sağlık Müdürlüğüne başladığı dönemde tanıdım. Memleket, sevdalısı yüreği
mütevazı kişiliğinin yanında barışık bir gönlü var. Kimseyle kavgalı değil,
siyaset yapmış bir aileden gelmekte, Darendeli olma kimliğini en iyi şekilde
taşımış bir bürokratımız. Malatya?da icracı il müdürlüklerinden birinin uzun
süre müdürlüğünü yapmış, memleket insanına umut olmuş, ekmek kapısı olmuş, bir
büyüğümüz. Malatya?da ?Demirel misali en fazla gidip gelen müdür? diyorlardı
ona, ?yedi gitti sekiz geldi.? Yaşadıkları kötü siyasetin, acı yüzüydü. O zaman
onunda arkasında duran olmadı. Bu eksikliğimizi her devirde yaşadık. Bakarsanız
geçmişe sevdalarıyla, hizmetleriyle Darende?de hatırlanan, sevgiyle anılan Petrol
Ofisi eski Genel Müdürü Mehmet Gültekin, Köy Hizmetleri Genel Müdürü Gazi Barut
ve Müsteşar Ali Helvacı Darendelinin gönlünde unutulmayan bürokratlardır.