M. Nazmi Değirmenci


Kuzeyden Güneye


Kasım sayısını okurken ‘Darende’ye otoban’ başlığı, diğer haberlerin önüne geçti, heyecanla hemen okudum. Hani derler ya ‘Hevesi kursağında kalmak’ aynen öyle oldum, okuduğum beklediğim haber değildi. Benim okumak istediğim haber asfalt kalitesi değil, medeniyetin, gelişmişliğin göstergesi, otoyol haberiydi.

2023 Cumhuriyetin yüzüncü yılı için programlanan otoyol projelerinden birisine dâhil olmaktı. Kuzey-Güney oto yoluyla alakalı lehimize bir gelişmemi var. Konuyla ilgili sevindirici bir ilerleme mi oldu, siyasiler ne diyor, yol yapılacak mı, güzergâh değişti mi, Kuzey-Güney yolunda, Darende var mı, bunun haberi yapılmış sandım. Samsun’dan başlayarak, Amasya, Tokat, Sivas, K.Maraş, bağlantılı Kuzey-Güney otoyolunda Darende olsaydı… Ama yanılmışım, inşallah zamanı gelir ve böyle bir haberi de yazar gazetemiz.

Manevi yolların birleştiği 30 Yapraklı Gül Şehrinde maddi yollarda birleşir.

Ulaştırma Bakanlığı, Cumhuriyetin 100. yılı olan 2023’e kadar 12 otoyol projesini tamamlamayı hedefliyordu. Amaç, Avrupa’yı Kafkaslar, Ortadoğu ve Orta Asya’ya bağlayan köprü konumundaki Türkiye’de kesintisiz bir otoyol ağı kurmak ve Karadeniz’i Akdeniz’e ulaştırmaktı. İşte bu noktada umutlanmıştık. Sivas sonrasında yol Gürün Darende güzergâhından K.Maraş’a ulaşsın bekledik. Ve Bakan Yıldırım, Sivas’ta açıkladı. “Karadeniz-Akdeniz Projesi, Sultan Abdülaziz’e kadar giden 1,5 asırlık bir proje. Önce Karadeniz’i, sıra dağları aşacaksınız. Ordu’dan Sivas’a Sivas’tan Kayseri’ye. Göksun üzerinden Kahramanmaraş’a, oradan Osmaniye ile Akdeniz’i bulacaksınız. Bunun, için zamana, istikrara güçlü yönetimlere ihtiyacımız var’’ açıklamasını yapıyor ve yol Kayseri’den geçiyordu. Bu değişti sandım, heyecanımı bağışlayın.

Yol dedim de… Kısa da olsa bir yol hikâyesi yazmak istiyorum. Darende-Malatya yolu yapılıyor, yol Darende’den sonra Yenice’ye oradan, Ulupınar istikametinden Malatya’ya planlanmış, Balabanlılar bunu duyunca soluğu Ankara’da alıyorlar, haftalarca Belediye Reisi (Haceli Çavuş) Hacı Ali Çavuş ve heyeti Ankara’dan gelmiyor, Remzi Gürsoy ön ayak oluyor, her kapıyı çalıyorlar ısrarcı oluyorlar, tekrar müfettişler, mühendisler gelip ölçüp biçip inceleme yapıyorlar. Hülasa yol Balaban’a dönüyor ve Balaban’ın içinden geçiyor. (Remzi Gürsoy Ankara’da Balabanlı bir bürokrat, onun için Balabanlıların Remzi Gürsoy’a minnet duyguları olmalı, adı Balaban’da bir yerlerde de kalmalı)

Yol dedim de… Ne zaman Günpınar (Aşudu) Şelalesine gitmeye karar versem yol aklıma gelir, korkarak çekinerek çıkarım yola. Dünde böyleydi bu günde. Bölgenin en güzel yerlerinden birine ulaşmak için kullanılan daracık bir yol. Görsellik bakımından ülkenin en vasat yerlerine,turistik gerekçeyle geniş Arnavut kaldırımı yapılırken Günpınar’a asfalt, kilit taşı olmamalı, bunu net söylüyorum. Köprüden sonrada yöresel doğal taşların kullanıldığı kaldırımlar yapılmalı, bu hizmete, köyde dahil edilmeli. Farklı çözümler üretilebilir. Örnek tek yön uygulamasıyla alternatif bir dönüş yolu düşünülemez mi? Tek taraflı geniş kaldırım, Artık bir çözüm olmalı veya yapılmalı. Türkiye Günpınar’ı öğrendi artık, biliyor. Malatya tanıtım afişlerinin tamamında Günpınar var, Malatya-Darende yolu kısaldı. Artık Malatyalılar için ilçemiz günü birlik gezi alanı gibi, misafirlerini Somuncu Baba’ya Günpınar’a, getiriyorlar. Tanıtımla doğru orantılı olarak kendimizi yenilemiyoruz. Düşünüyorum da, gelenleri, hangi güvenli yoldan götüreceğiz. Arabasını hangi parka koyacağız, bunu hala aşamadık. Doğal sit gerekçesi şelale ve çevresi için olabilir. Ama hiç olmasa anayoldan köye kadar yol yeniden düzenlenmeli.

Yol dedim de… Yeni yapılan Malatya-Darende arası bölünmüş yol çalışmaları sonrasında Çayırdüzünden Ulupınar’a inerken virajlar kalktı. Bir uçtan bir uça geniş ve düz bir bölünmüş yol, keskin virajlar yok artık. Hafriyat çalışmaları sonrasında vadiye hakim o kadar güzel yerler oluşmuş ki böyle yerleri ancak Toroslarda görürsünüz. Dinlenme tesisi için bulunmaz

yerler, gidenler gelenler görenler birde bu gözle baksınlar buralara. Girişimciler bunu değerlendirirler mi bilmem, ama vadi başında, vadi inişinde bol oksijenli bir seyirgahta bir dinlenme tesisi. Elazığ, Diyarbakır, Bingöl, Bitlis, Muş, Van, Ağrı, Hakkâri’den gelen her aracın uğrak yeri olur, bakalım belki iyi duyan, iyi gören birileri çıkar. Kazmayı vurur başarılıda olur.

Yol dedim de… Kuluncak ilçesinde termal su bulundu, termal turizm hızla oluşuyor, ‘Su kullanma izinleri veriliyor’ diye yazdı gazeteler, büyük termal oteller bir yıla kalmaz peş peşe yapılır. Alternatif bağlantı için Darende-Kuluncak yolu etkin hale getirilmeli.

Yol dedim de… Her devirde insanlığın önemli ihtiyacıdır yola, yol kavuşturucudur. Mesafeleri kısaltır, istikameti şaşırtmaz. Yol maddi manevi iyi seçilmeli nereye gittiği nereye varacağı iyi bilinmeli, yol ki insanı sevgiliyede götürür, sevgisizliğe de, yolumuz açık olsun.